11 Ekim 2010 Pazartesi

Büyükbabam, Cüneyt Abi ve Ben:)


Bu nasıl bir başlık ve özellikle de nasıl biri giriş diyeceksiniz biliyorum... Hayır büyükbabamın senesi falan da değil.

Sadece büyük adam ve sizlerle birlikte çocukluğuma dair bir yolculuğa çıkalım istedim ve o yolculuk şimdi başlıyor...

90'lı yılların en başıydı, sevgili büyükbabacağım (nur içinde yatsın), çok dikdatör, ağırbaşlı, dediği dedik bir adamdı, aynı zamanda da iyi bir Türk Filmi izleyicisiydi. Ben de çocukluğumu büyükbabamın bacaklarının arasında Türk Filmleri izleyerek geçirmek durumunda olan bir kız çocuğuydum. Mümkün müydü o zamanlar, şimdiki gibi elimize kumandayı alıp istediğimiz yatağa uzanıvermek... Malesef böyle bir şey saygısızlık olarak nitelendirilirdi, televizyonu açmak için izin isterdik biz o zamanlar. Eee dolayısıyla büyükbabacağım ne açarsa onu izlemek zorundaydık. İki seçeneceğimiz vardı; açılanı ya izleyeceksin ya da izlemeyeceksin:) Tabi küçüktüm, annem de çalıştığı için, televizyon izlemeden ya da oyalanacak bir şeyler bulmadan gün bitmiyordu. Dolayısıyla da açılanı izlemekten başka şansım da kalmıyordu. İşte bu yüzdendir ki ben Türk Filmleri ile büyüdüm. Küçücük yaşımda bütün jönleri, aktörleri tanır olmuştum. Ve zamanla Türk Filmleri hayatımızın önemli bir parçası haline geldi. Yıllar geçti, yaşım ilerledi ama ben aynı filmleri defalarca izlediğim zamanları bilirim.

Hangi birini saymalıyım bilemedim, ama bir hafta önce kendisiyle tanışma fırsatı bulduğum Yeşilçam Klasiklerini seslendiren Belkıs Özener'i de unutmak istemiyorum. Şahane bir ses, unutulmaz bir kadındı.

Ve en başa dönecek olursam Cüneyt Abi diye nitelendirdiğim Cüneyt Arkın elbet. Namıdiğer Malkoçoğlu:) Türk sinemasının efsanevi isminden çok kısa söz edeceğim. Çok kısa bir zaman önce kendisiyle bir araya geldik, ben hayatım boyunca bu kadar alçakgönüllü, mütavazi bir adam tanımadım. Tek kelimeyle bu'dur dedim. Uzunca da sohbet etme fırsatı buldum kendisiyle... Çok üşümüşsün diyerek selamladı ben, ardından da hemen nereli olduğumu sorunca dayanamadım, başladım sevgili büyükbabacığımla olan anılarımızı anlatmaya. Çok sevindi, yediden yetmişe bu kadar sevilmek mükemmel bir duygu dedi...

Bir tek küçükken kendisine aşık olduğumu söyleyemedim; şimdi anlıyorum, o zamanlar küçücük yaşta bile ne kadar da doğru bir karar vermişim meğer:)

Benim fotoğraf talebime karşılık, sandalyesinden zorlukla doğrulup beni kucaklayan Cüneyt Arkın'a teşekkürlerimi sunuyorum.

Laf Aramızda; Bu satırları okuyor olabilir, kendisiyle paylaştım da:)




2 yorum:

  1. Nur içinde yatsın büyükbabacığın kardeşim benim...
    Rahmetle anmış olduk...
    Cuneyt abıye de sevgıler okursa=)

    YanıtlaSil
  2. Teşekkürler canım benim, Allah rahmet eğlesin. Cüneyt Abi süperdi kardeşim, herkesin mutlaka tanıması gereken duayen bir isim bence...

    YanıtlaSil