31 Ağustos 2010 Salı

Çok dağınık

Bugün daha bir amaçsızım aslında. Amaçlarım tamamen mi tükendi diye soruyorsanız, tükenmedi elbet, sadece belli bir duruma karşı ben tükendim. Ama buna rağmen çok baba laflar ediyorum. Yok ....., yok ....., yok.... Böyle bir şey de yok tabii, sadece ben var etmeye çalışıyorum.

Çok argo olacak ama varsın olsun. Her şeye eyvallah çekmek, bu benim işim değil. Peki o zaman neden yapıyorsun diyeceksiniz bunu da biliyorum... Ama işte...

Dünden beri acaba bu yaşadığım bir hastalık mı diye düşünmeye başladım... Hastalıklı ruhlardan ya da ruhumdan kurtulmalıydım biliyorum. Bunun bir yolu olmalı elbet; ama şuanda sadece düşünme aşamasındayım:(

Eskiden " Git, sen gidersen ben de giderim, ben de yaparım derdim. Şimdi ise ben yine de gitmeyeyim, yapmayayım diyorum " Hayır ya hayır bu da ben değilim...

Havadaki ani değişime anlam veremezken, titreme derecesinde üşüdüğümü farkettim, eylül 1 ve havada ciddi bir soğuk var. Ağustosu geçtiğimiz bu kadar belli olmak zorunda mıydı? 1 günlük bu ani değişime ne denirdi bilmiyorum, ama mevsimler de sana benziyordu. 1 gün sıcakken, ertesi gün kışı getiriyordu yüreklerine, tıpkı senin gibi...

Birinin geleceğe dair yaptığı planlar ancak bu kadar adice ve iğrenç olabilirdi, yüreğim dayanamıyor daha fazlasına...

...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder